2 Mart 2011 Çarşamba

blogumun kapanması hakkında




Geçenlerde bir arkadaşım sitende bir problem mi var, giremiyorum demişti. Ben de saf saf , -bir şey yok hatta aslanlar gibi facebook'tan da yayın yapıyorum diye cevaplamıştım onu. Esas yanıt bugün geldi, meğer kapatılmanın ayak sesleriymiş bunlar.

Daha idrak edebilmiş değilim bu olayı, o yüzden beş dakika arayla adresimi tıklayıp girip giremediğimi kontrol ediyorum, bu arada takip ettiğim diğer bloglar içinde geçerli bu yoklamam. Ne zamanki ekranda siyah band üzerinde "mahkeme kararıyla kapalıdır" yazısını göreceğim o zaman inanacağım galiba işin ciddiyetine. Bu siyah band meselesini de ben uydurdum, bildiğimden değil, daha önce hiç bloğum kapatılmadı ki.

En son parti kapatma kavramında kalmışım ben ve onların ne hissettiğini şimdi daha iyi anlayabiliyorum. Gece yarısı benim gibi hummalı bir çalışmaya girip, seslerini son kez duyurma telaşına kapılmışlar mıdır acaba? Partiler bizim gibi bireysel değilller elbet, onların kapanışları daha debdebeli oluyordur herhalde, en azından büyük puntolarla gazetelerin ilk sayfalarına haber olarak kondukları kesin. Acaba biz naçizane blogerlerın başına gelen bu olay, yarın haber olur mu gazetelerde? Baş manşet olmasını beklemiyorum da, şöyle küçücük bir haber... Blogu ben ve benim gibi amaçlarla kullanan insanların ne düşündükleri umursanır mı bilmem...

Bu bloğu oluşturduğum ilk günleri yazmıştım, okuyanlar bilir, ne kadar heyecanlı olduğumu. Şimdi de nahoş bir duygu kapladı içimi bu son olayla beraber. Biliyorum ki son zamanlarda ülkemde iki şey oluyor;

Birincisi, birileri bazı imkanları farklı amaçlarla kullanıp suyu bulandırıyor ve onlar cezalandırılacakken, imkanlar tüm kullanıcıların elinden külliyen alınıyor.
İkincisi ise, türk'ün engin zekası ile "çıkmadık candan ümit kesilmez misali" başka bir çıkış yolu bulunarak daha kısıtlı imkanlara razı olmaya zorlanıyor insanlar istemeden.

Her ikisi de  nahoş duygulara kapılmama sebep...

Sapla samanın ayrılabildiği, kurunun yanında yaşın yanmadığı, kararların sebep ve sonuçlarının iyi düşünülerek adilce alındığı bir ülkede güvenli, huzurlu, kural delici yeni yol ve yöntemler aramakla değil, gerçekten istediğini yapmakla vakit geçiren bir insan olarak yaşamak istiyorum ben ve sanırım herkes istiyor bunu.

Bu yazıyı kapanma telaşı içinde yazdım. Burada yayınlayıp, becerebilirsem sizlerle paylaşacağım. İmla hatalarım ve cümle düşüklüklerim için affola... Malum  perde üzerime kapanıyor, acelem var!!